Konu İçindeki Başlıklar
Kalp Ağrısı Nedenleri
Zaman zaman göğüs bölgesinde hissedilen ağrı korku vericidir. Zira vücut için en önemli ve hayati organlardan birisi olan kalp, bu bölgededir ve göğüste hissedilen ağrı hemen kalp rahatsızlıklarını akla getirir. Çoğu kişinin ilk aklına gelen ihtimal, kalp krizidir. Oysa hemen endişelenmemek gerekir. Kalpte hissedilen ağrı, sıkışma, ağırlık gibi hisler sadece kalp krizine değil başka rahatsızlıklara da işaret ediyor olabilir.
ABD’de yapılan bir araştırmaya göre göğüs ağrısı yaşayan kişilerin %25’inde, bu ağrıların kalple bir ilgisinin olmadığı saptanmıştır. Göğüs bölgesinde meydana gelen sinir sıkışması, kaburga incinmesi, akciğer rahatsızlıkları, yemek borusu ile ilgili sorunlar ve kaslarla ilgili problemler de ağrıya sebep olur. Göğüs bölgesinde hissedilen ağrılar bazen basit bir üşütme yahut incinme sebebiyle de ortaya çıkabileceği gibi, ciddi bir rahatsızlığın ilk sinyalleri de olabilir. Eğer kalp civarında hissedilen ağrı uzun solukluysa ve iyileşmiyorsa vakit kaybetmeden bir kardiyoloji uzmanına muayene olmak gerekecektir.
Kalp Ağrısı Neden Olur?
Kalp Krizi Belirtileri
Halk arasında yaygın kullanımıyla kalp krizi olarak olarak adlandırılan, “Miyokard enfarktüsü” veya “Koroner tromboz”, kalp kasının bir kısmının oksijensiz kalması neticesinde meydana gelir. “Koroner arter” denilen, kalbe giden kan damarlarının birinde ya da birkaçında oluşan kan pıhtısının, kalbe giden kan akışını engellemesi kalp krizini oluşturur. Damar çeperlerinde biriken yağlı artık maddeler ve sigara dumanıyla oluşan birikintiler de, damarları daraltarak ve hatta tıkayarak kalp krizi riskini oldukça yükseltirler. Damar tıkanıklığı sorunu yaşayan hastaların, olası kalp krizi riskine karşı tetikte olmaları; mutlaka hekim gözetiminde perhiz yapmaları, sigara kullanıyorlarsa bırakmaları ve ideal kilo seviyesinde olmaları gerekmektedir.
Kalp krizinin belirtileri arasında en bilineni göğüste baskı şeklinde hissedilen ağrıdır. Ancak bu ağrı yaşı ilerlemiş kişilerde ve şeker hastalarında yoğun olarak hissedilmeyebilir ki bu durum sessiz kalp krizi olarak adlandırılmaktadır.Kalp krizinin alarmı olarak bilinen göğüs ağrısı, 5 -10 dakika gibi kısa bir süre hissedilebileceği gibi, bir kaç saate de yayılabilir. Bu ağrı yatıp dinlenmekle, uzanmakla, istirahatle azalmaz yahut yok olmaz. Ağrı sürekli de olabilir, kesintili şekilde de olabilir. Yorgunluk, üzüntü, heyecan gibi durumlarda kalp ağrısı hissediliyorsa, bu büyük olasılıkla koroner damarlarla ilgili bir rahatsızlığın işaretidir. Eğer koroner damarlarınızda bir tıkanma hasıl olduysa; ağır bir yemek yediğinizde, öfkelendiğinizde, üzüldüğünüzde, heyecanlandığınızda, yorucu bir iş yaptığınızda, aşırı fiziksel efor sarf ettiğinizde, fazla yol yürüdüğünüzde göğüs ağrısı hissetmeniz kaçınılmazdır.
Kalp krizinin belirtileri arasında neredeyse ilk sırada gösterilen ağrı; göğüs bölgesinden omuzlara, kürek kemiklerine, sırt bölgesine, kollara, bilhassa sol kola, karın bölgesine, enseye, çeneye ve dişlere doğru yayılır. Hatta kalp krizi geçiren bazı hastalar kriz esnasında mideye vuran bir ağrıdan da söz eder. Böyle bir durumda hasta, midesinde herhangi bir rahatsızlık olduğunu düşünerek, ağrıyı önemsemeyebilir ve kalp krizi geçirmekte olduğunu anlamaz.
Göğüste beliren her ağrı illaki kalp krizi belirtisi olmayacağı gibi; çene, sırt ve hatta midede hissedilen ağrı, kalp krizi habercisi olabilir.
Kalp krizi esnasında hissedilen ağrıyı, diğer organlarla ilintili rahatsızlıkların belirtisi olan ağrıdan ayırt etmek için şu farklara dikkat edilmelidir:
Kalp krizinde göğüs ağrısına eşlik eden diğer belirtiler ise, sol kol ağrısı, hazımsızlık hissi, soğuk ter dökme, panik, ölüm korkusu, mide bulantısı, nefes darlığı, öksürük, hırıltılı solunum, kalp çarpıntısı, yorgunluk, halsizlik, sersemleme hissi, geçici şuur kaybı (bayılma), bulantı, kusma ve sıkıntı hissi olarak sıralanabilir.
Tüm bu belirtiler, kalp krizi geçirmekte olan 100 kişiden 75-80’inde gözlemlenir. Geri kalan yüzdeyi oluşturan hastalarda hiçbir belirti hissedilmez ki bu “sessiz kalp krizi” denilen vakadır. Bu tip kalp krizinde önlem almak mümkün olmadığından ölüm ihtimali yüksektir.
Kalp Yetmezliği
Vücudumuza kan, kanla birlikte yaşam pompalayan ve en önemli organlarımızdan biri olan kalbimiz, bazen normal seyrinde çalışmaya devam etse de, yeterli miktarda kano ve dolayısıyla oksijeni dokulara ulaştıramaz. Kan akışının zayıflaması neticesinde kalbin kasılma yeteneği yitime uğrar ve yeterli kanı pompalayamaz olur. İşte kalbin vücut için gerekli olan kanı pompalayamaması haline kalp yetmezliği denir. Kalp yetmezliği başka rahatsızlıkları da tetikler. Debisi azalan kan, damarlarda birikmeye başlar ve pıhtılaşır. Bu durum, kalp kasının daha da zayıflamasına varan bir kısır döngüye girer. Böbrekler su ve tuzu süzemez, vücudun önemli organlarında, akciğerde, kol ve bacaklarda ödem oluşmaya başlar ve vücut kalp yetmezliği sorunu ile tanışmış olur.Kalp kasında meydana gelen rahatsızlıklar, kalpte kan pompalama güçlüğü, yüksek tansiyon (hipertansiyon), kalp damar rahatsızlıkları, kalp kapaklarında sorun oluşması, fazla miktarda alkol kullanımı, hipertiroidi, kalp yetmezliği probleminin nedenleri arasında gösterilebilir.
Kalp krizi geçirmiş kişilerde de sonradan kalp yetmezliği sorunu ortaya çıkabilir. Kalbi besleyen damarlarda meydana gelen tıkanma sebebiyle, kalbe giden kan akışının kesilmesi, o bölgedeki kalp kasının ölmesine sebebiyet verir. Kalp krizini atlatan hasta, bu kez de kasılmayan ölü kalp kası tabakası sebebiyle kalp yetmezliği sorunu yaşayabilir.
Eğer göğüs bölgesinde ağrı, halsizlik, çabuk yorulma, sık sık nezle ve soğuk algınlığına yakalanma, iştah azalması ve buna bağlı kilo kaybı, sık idrara çıkma, ayak bileklerinde şişme, kalp ritmimde bozulma, akciğerlerde kan birikmesi gibi şikayetlerden muzdarip iseniz, kalp yetmezliği belirtileri ile yüz yüze gelmiş olabilirsiniz.
Bu tip belirtiler, aşırı güç sarf edilmesi gereken durumlardan sonra ortaya çıkmaya başladıysa, merdiven ve yokuş çıkmakta zorlanma hissediliyorsa, nefes nefese kalınıyorsa, ayak bileklerinde gözle görülür derecede ödem oluşuyorsa, el, ayak ve yüzde morarmalar meydana geliyorsa, kalp yetmezliğinden şüphe etmek ve acilen uzman bir hekime müracaat etmek gerekir.
Hekim tarafından kalp yetmezliği teşhisi konulmuş bir hasta, kalp yetmezliği tedavisi ile kalbin yükünü azaltıp, daha konforlu bir yaşam için çaba harcamak zorunda kalabilir.Kalp yetmezliği tedavisinde hekimin verdiği ilaçların kullanımına ve tavsiyelerine sadık kalmak; sigara, alkol ve madde kullanımından kesinlikle uzak durmak, şeker ve kolesterol seviyesini olması gereken düzeyde tutmak, ideal kiloya inmek ve onu korumak, tuz alımını azaltmak, doktorun önerdiği şekil ve sıklıkta egzersiz yapmak, verilen ilaçları düzenli kullanmak, ağrı kesicilerden uzak durmak, beslenme perhizine bağlı kalmak ve aşırı yorgunluklardan kaçınmak, yaşam kalitesini iyileştirecek hayati önlemlerdir.
Kalp Hastalıkları
Kalp hastalıklarını günümüz yaşam şartlarında yaşlı genç demeden pek çok insanı tehdit eden sinsi bir düşmana benzetmek çok da yanlış olmaz.
Stres, sağlıksız, düzensiz ve kötü beslenme, fast food ve hazır yiyeceklere olan tutkulu bağımlılık ve buna bağlı kilo problemleri, damar tıkanıklığı, sigara ve alkol gibi kalbe hasar veren maddelerin kullanımı, çoğunlukla bilgisayar ve masa başında geçirilen saatler, hareketsiz ve spordan uzak bir yaşam tarzı, keyfi ilaç kullanımı ve bunun gibi koşullar, hayatı idame ettirmemizi sağlayan en önemli organımız olan kalbimizi tehdit eden olumsuzluklardır. Yaşam kalitesinin yüksek olması, sağlıklı, uzun ve keyifli bir yaşam sürmek, öncelikle kalp sağlığının yerinde olmasıyla mümkündür. Vücudu bir makine olarak ele alırsak, kalbimiz bu vücudun çalışmasını sağlayan bir motor gibidir. Genetik olarak taşıdığımız herhangi bir kalp rahatsızlığımızın olup olmadığını bilmek, her yıl düzenli olarak bir kalp sağlığı uzmanını ziyaret etmek, sağlıklı ve dengeli beslenmek, sigaradan ve alkolden uzak durmak, hareketli bir yaşam sürmenin yanı sıra; hayattan keyif almaya çalışmak, gereksiz ve olumsuz duygularla kalbi yormamak, rahatlatan ve mutluluk veren meşgalelerle kalbi manevi olarak da beslemek şarttır.
Kalbinizi severseniz, o da sizi uzun, mutlu ve sağlıklı yaşatacaktır..
Kaynak: http://www.pufnoktalari.net/kalp-agrisi-nedenleri/